Efendiiiiiimmmm! Bir yılın daha sonuna geldik işte!
Kah üzüldük kah üzüldük. Yeri geldi üzüldük, zaman zaman üzüldük, üzüldüğümüz anlar da oldu tabi fakat iyi üzüldük!
Tamam canım bakmayın kasvetli girizgahıma, yılın son yazını yazıyoruz herhalde, onca acının içinde umut da mutluluk da olacak elbette!
Şöyle dönüp de bakınca geriye, ‘Vay’ diyorum içimden, ‘ne seneydi be!’
Asrın felaketi yaşandı bir kere! 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerle sarsıldı ülke! Yaklaşık 15 milyon kişinin yaşadığı Kahramanmaraş, Hatay, Osmaniye, Adıyaman, Diyarbakır, Şanlıurfa, Gaziantep, Kilis, Adana, Malatya ve Elazığ’da etkili olan depremlerde binlerce kişi hayatını kaybetti, OHAL ilan edildi. Ülke genelinde 7 gün süreyle milli yas ilan edildi, Türkiye tek yürek oldu, yardım için yola çıkanlar araçlarıyla kilometrelerce kuyruk oluşturdu. Hayatını kaybedenlerin hazin hikayeleri, ailelerine ölü ya da diri ulaşamayanların çaresiz bekleyişleri, paramparça etti yürekleri! Geçen onca zamandan sonra bile acımız hala taptaze, dipdiri!
Yılın önemli olaylarından biri de 14 Mayıs’ta, cumhurbaşkanı ile meclis üyelerini seçmek için sandık başına gidilmesiydi! Erdoğan, ikinci turda yüzde 52,18’lik oy oranıyla yeniden cumhurbaşkanı seçildi.
CHP 38. Olağan Kurultayı’nda da, 13 yıldır genel başkanlık görevinde bulunan Kemal Kılıçdaroğlu devri sona erdi, yerine Özgür Özel seçildi.
Emeklilikte yaşa takılanlarla (EYT) ilgili düzenlemeleri içeren kanunun, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmesiyle genç yaşta emeklilik dönemi başladı Türkiye’de! Emekli olmak için gerekli prim gününü ve çalışma süresini dolduran ancak kanunda belirtilen yaşa gelmeyi bekleyenler için çözüm olan bir kanunla emekli olanlar sevinirken olamayanlar, gün saymaya başladılar bile!
Birçok ilk de yaşandı 2023 senesinde!
Türkiye’nin yerli ve de milli otomobili TOGG, nisan ayında ilk olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşine törenle teslim edildi. Yine aynı ay, dünyanın ilk SİHA gemisi ve Türkiye’nin en büyük askeri gemisi TCG Anadolu, Türk donanmasının hizmetine girdi.
Veeee ta-ta-ta-taaaam! Uzay, bizimle tanıştı! Türkiye’nin ilk yerli ve milli uydusu İMECE, Vandenberg Hava Kuvvetleri Üssü’nden uzaya fırlatıldı. Şimdi uzay düşünsün, bilmiyor ki artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı! Bu arada Zonguldak Filyos’ta Karadeniz doğal gazı devreye alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin’in canlı bağlantıyla katıldığı törende, ilk nükleer yakıtın gelmesiyle Akkuyu NGS, “nükleer tesis” olarak tanındı. Durun durun! Türkiye’nin ilk bor karbür üretim tesisi de Balıkesir’in Bandırma ilçesinde açıldı!Yılın ilklerinden devam edecek olursak, yerli ve milli jet eğitim ve hafif taarruz uçağımız HÜRJET, ilk uçuşunu başarıyla tamamladı. Yine Türkiye’nin Milli Muharip Uçağı KAAN, TUSAŞ’ın Kahramankazan merkez yerleşkesinde halka tanıtıldı.
Ve bir Türk kadının askeri başarısı, tarihe altın harflerle geçti! Türk Silahlı Kuvvetleri’nde ilk defa bir kadın subay amirallik rütbesine terfi ettirildi, Deniz Kuvvetleri’nde Kurmay Albay Gökçen Fırat tuğamiralliğe yükseltildi. Yerde, gökte şimdi de denizde, Türk kadının başarısı her yerde tescillendi!
Bu arada İstanbul Finans Merkezi açıldı. Ankara – Sivas yüksek hızlı tren hattı çalışmaya başladı. ‘Demir ağlarla ördük ana yurdu’ derken ne demek istenildiği bir kez daha anlaşıldı!
Ama en güzeli de 29 Ekim kutlamalarıydı! Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yılı, tüm yurtta coşkuyla kutlandı. İstanbul Boğazı, Cumhuriyet’in 100. yılı kutlamaları sebebiyle 100 savaş gemisinin resmi geçidi sırasında gururla akan gözyaşları, denize karıştı. Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı F-16 ve F-4’lerin bulunduğu 14 uçağın geçit sırasında gemilere eşlik edişi, unutulmaz anlardandı.
2023; birlik ve beraberliğin mutluluğunu, Türk olmanın onurunu, geleceğe umudu yaşattı!
Şimdi gözler 2024’te! Hedefler yüksek, hayaller büyük!
Olsun canım, Tanrı Noel Baba’yı boşuna mı yarattı!
………………………………*…………………………………….
Allah’ın Emri Peygamberin Kavliyle
Günler, haftalar, aylar derken 1 yıl geçti bile! Yaşamdan parçalar koparken teker teker, acıyla tatlı karıştı birbirine! İlkler, yerli ve milli sevinçler yanında kayıplarımız da oldu elbette!
Türk halk müziği sanatçısı Burhan Çaçan, 63 yaşında, Nuri Sesigüzel 86 yaşında, keman virtüözü Suna Kan 87, Türk sanat müziği solisti Metin Milli de 80 yaşında hayatını kaybetti. Türkiye’nin ilk piyanist şantörlerinden, caz sanatçısı İlham Gencer, 100. Yaşını görebildi ama doğanın torpili de bir yere kadardı, o da ne yazık ki aramızdan ayrıldı! Anadolu Rock’ın önemli temsilcilerinden Erkin Koray, çocukluğumdan bir sayfa daha kopararak gitti bu dünyadan! MFÖ’nün yetenekli gitaristi, oyuncu Özkan Uğur’un kaybı da yüreğimizi acıtan erken vedalardan! Ramazan deyince akla gelen en önemli simalardan, yeri yaşarken de doldurulamayan sonrasında da doldurulması mümkün olmayan kanto sanatçısı Nurhan Damcıoğlu da üzdü bizi giderken! Aklıyla, bilgi ve donanımı- espri ve şovlarıyla, sunduğu Pasaparola’ sıyla çok erken bırakıp gitti bizi canım Metin Uca! Türk Tiyatrosunun beyefendi sanatçısı, güzel konuşmanın, Türkçeyi doğru kullanmanın hocası Can Gürzap, nurlarda uyu inşallah!
Tabii bu arada bazı sosyal medya fenomenlerinin hazin sonu da yıla damgasını vurdu! Lüks harcamaları ve şatafatlı yaşamlarını paylaşarak Instagram’da milyonlarca takipçiye ulaşan Dilan ve Engin Polat çiftinin sonu cezaevi oldu. Kara para aklama suçlamasıyla tutuklanan çiftin ardından benzer hayatlar süren Nihal ve Bahar Candan kardeşler de karakolluk oldu! Böyle birçok fenomenin mal varlığına el konuldu. Eeeee, “Çok laf yalansız, çok mal haramsız olmaz’ diyen atalarımızın demek bir bildiği varmış!
2023 yılı dünyada da savaşlara, kazalara, doğal afetlere, aylar süren grevlere sahne oldu. İsrail ve Hamas arasında başlayan savaştan gelen görüntülerle gözyaşları sel oldu. Sömürgeler ayaklandı, tren ve uzak kazaları arttı, yangınlar- seller, şehirleri yıktı, dağıttı!
Dedim ya acıyla tatlı karıştı birbirine diye, günün de sonunu, cümlenin de sonunu illa bağlarım güzel bir şeye! Hayatı kucaklarken sancılarıyla, ümitler değil mi bizi dimdik tutan hayatta! O yüzden bırakırken koca bir yılı arkada, gelin biraz da başarıları konuşalım biraz da.
Şahane kızlarımız, tarih yazdılar dünyada! Türkiye kadın millî voleybol takımımız, tarihinde ilk kez FIVB Voleybol Kadınlar Milletler Ligi Şampiyonu oldu. Bununla da yetinmeyip 2023 Avrupa Kadınlar Voleybol Şampiyonası finalinde Sırbistan’ı 3-2 yenerek tarihinde ilk şampiyonluklarını kazandılar! Filelin sultanları, mutluluktan ağlattılar! Dedim ya Türk kadını çıktı bir kere dünya sahnesine, kolay kolay inmez öyle! Buse Tosun Çavuşoğlu’na bakın; Sırbistan’ın Belgrad kentinde düzenlenen 2023 Dünya Güreş Şampiyonası’nda rakibini tuşla yenen Çavuşoğlu dünya şampiyonu oldu işte! Türkiye Kadın Tekvando Milli Takımı’nın da dünya şampiyonu olması, başımızı arşa yükseltti yine!
Milli okçu Mete Gazoz, yılın sportif başarılarına bir halka daha ekleyerek dünya şampiyonu oldu, hedefi de kalpleri de tam onikiden vurdu!
Sevgili 2024! Aldık çiçeğimizi- çikolatamızı, geldik dizinin dibine,
Biz gençler anlaştık aramızda, sevdik gibi birbirimizi,
Allah’ın emri peygamberin kavliyle, istiyoruz seni!
…………………………………….*……………………………………….
Bir Masalın İçinden Geçmek
Siz hiçbir masalın içinden geçtiniz mi?
Bir şiirin dizesi oldunuz mu hiç? Bir hikaye kitabının içinde kayboldunuz mu?
Valla ben kayboldum! Masal dinlemedim bu kez, masalın ta kendisi oldum!
Çünkü Noel’in başkenti sayılan Strasburg’taydım geçen hafta! Ya bu nasıl bir şehirdir nasıl bir Noel kutlama hevesidir, nasıl bir coşku nasıl bir şenliktir, inanamadım valla! Kimin aklına geldi bütün evlerin balkonuna, pervazına, kapısına peluş ayıcıklar yapıştıralım hatta ışık sallandırmadık yer bırakmayalım diye acaba?
Tabii mevzuyu sadece Strasburg ile kısıtlamamak lazım ki Colmar ve civar köyleri, insanı paralel evrende başka bir boyuta taşıyor sanki! Strasburg’dan Colmar’a 180 km’lik bir şarap yolu- Alsace bölgesi, nam-ı diğer, masal ülkesi!
Fransa ile Almanya arasında kalan bu sınır bölgesi, iki ülke arasında yüzyıllar boyu paylaşılamamış. 1. Dünya Savaşı’ndan sonra resmi olarak Fransa’nın hakimiyetine girse de bölgenin hemen her yerinde Alman kültürünün de etkisi devam etmekte! Vosges Dağları ile Ren Bölgesi arasında özel bir mikro-klima etkisinde kalan belki de bu yüzden dünyanın en kaliteli üzümlerinin yetiştirildiği haliyle de en güzel şaraplarının üretildiği bir bölge Alsace!
Her mevsim başka güzel burası da Noel zamanı bir başka! Gittim, gördü, kesin bilgi, yayabilirsiniz valla! Orta Çağ izlerini taşıyan kurabiye kıvamındaki yerler, Noel zamanı Hansel&Gratel masalındaki şekerden evler gibiler! Hani normalde yurtdışı gezilerinde bir telaş olur, “O kadar para verdik, kalktık geldik, şurayı da gezmesem ayıp olur” durumu yok burada! Colmar, daha çok sokaklarında dolaşacağınız, binaların ve ortamın güzelliğinin tadını çıkaracağınız, ışık diyarı içinde kaybolacağınız bir yer. Yani kendinizi bir yere ya da bir şeye yetişmek için zorlamanıza gerek duymayacaksınız. Eğer giderseniz oralara, ne demek istediğimizi daha iyi anlayacaksınız! Kaysersberg, Ribeauvillé, Riquewihr, Eguisheim; Bunlar da Colmar çevresindeki şirin köyler, ben gezerken her an karşıma Şirine, Gargamel ya da Peter Pan çıkacakmış sandım, etrafa öyle bakındım. Her tarafta mutlu insanlar, keyifli şarkılar, süslü binalar, renkli sokaklar, hangi masalın içine düştüm anlamadım.
İnsanoğlunun zamanı takvimlerle hesap etmeye başlamasından beri mevsim geçişleri, kutlamaların, şenliklerin de dönemidir. Tutulan takvimlerde bir senenin bitişi de hâliyle oldukça önemlidir. Bir döngüyü tamamlayıp bir diğerine geçmek, yeni bir döneme girmek, yeni umutlar, hayaller beslemek, dilekler tutmak, hediyeler vermek kültürlerin izidir. İşte Alsace bölgesi, bu ruhu, yeni yıl duygusunu en iyi yansıtan yerlerden birisi! Kocaman ve süslü bir Noel ağacının altında, etrafında hediyelerle dilek tutan küçük bir çocuğun hissettiklerini, her yaşta- her din ve her memleketten kişiye de hissettiriyor. Bence bu işin sihiri!
Ben ruhen geçen hafta girdim yeni yıla! Bir şiirin içinden çıktım, döndüm gerçek dünyaya! Şimdi umudum, Noel Baba’da; Huzur koyalım bu senenin adına! Hayal dolu baloncuklar, patlamasın havada, sağlık, mutluluk, başarı, eh bolca da para, uçuşsun etrafta! Ama yanında aşk olsun illa da!
Valla elçiye zeval olmaz Noel Baba; isteyenin bir yüzü kara!
………………………………*…………………………………..
YILIN EN’LERİ
Yılın Magazin Olayı: ‘Gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır’ sözüyle tam da alakalı! Türk sineması ve tiyatrosunun usta ismi Metin Akpınar, 82 yaşında baba oldu! Sanatçının 35 sene önce yaşadığı evlilik dışı ilişkisinden ikiz kızları olduğu ortaya çıktı. Babalık ilişkisi DNA testiyle belirlenirken, ikizler açtıkları mahkemeyi kazandılar. Zor da olsa bir açıklama yapan Akpınar, kızlarından, eşinden ve de Türk halkından özür diledi. Bizlere de “Vay be, hayat bu, nelere gebe!” dedirtti!
Yılın Davası: Türkiye’nin gündemine bomba gibi düşen yüksek gelirli fon davası! Eski banka müdürü Seçil Erzan’ın başrolde olduğu olayda, Erzan güven ilişkisine dayalı yüksek kar vaadiyle Fatih Terim, Arda Turan, Selçuk İnan, Emre Çolak, Semih Kaya gibi Galatasaraylı eski futbolcular ve iş adamlarından büyük paralar almış sonrasında da bu paraları iade etmediğinden bahisle ortalık karıştı! Yargılama süreci devam ediyor bakalım olayın kahramanlarını, bu süreçte neler bekliyor!
Yılın Vahşeti: Savaşın acımasızlığını bir kere daha gözler önün serdi! İsrail’in Gazze’deki El-Ehli Hastanesi’ne düzenlediği saldırıda yüzlerce kişi hayatını kaybetti, ağır yaralandı! İçinde hastaların, yaralıların, çocukların kısaca mağdur ve çaresiz insanların olduğu kutsal bir kurumun-hastanenin bombalanması gerçekten akıl alır gibi değil! Bir avuç toprak için yapılan yaşanan bu vahşet, hangi vicdana sığar! Ey insanlık! Nereye saklandıysan çık artık!
Yılın Afeti: Aslında yüzyılın afeti! Merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesi olan ve 10 saat içinde 2 çok şiddetli deprem gerçekleşen afette, 13 buçuk milyondan fazla insanın yaşadığı bölgede büyük bir felaket yaşandı! Türkiye’nin uluslararası yardım çağrısını da içeren 4. seviye alarm verdiği depremde yüz binlerce kişi hayatını kaybetti, aileler yok oldu, birçok kişi kayboldu! Allah böyle bir acıyı kimseye, hiçbir memlekete yaşatmasın bir daha! Bu son olsun inşallah!
Yılın Resti: Dünya arenasında yeni bir sayfa açacak gibi gözüküyor! Yüzyıllardır Afrika’yı sömüren ve bölgenin gelişememesine sebep olarak görülen Fransa, artık kıtada istenmiyor! Cezayir’den Burkina Faso’ya kadar birçok ülke, Fransa’yı ülkelerinden siliyor! Öyle ki Çad, ağustos ayında sınırda izinsiz gezen Fransız askerlerini tutuklayacak kadar kararlı görünüyor. Yüzyılların sömürgecilik faaliyeti, sanki yavaş yavaş bitiyor. Sanki karşı kıtalardan, ‘Ey özgürlük!’ şarkıları, bu sene daha çok duyulacak gibi geliyor!