Dünyanın en gelişmiş ordularından biri olarak değerlendirilen İsrail ordusu, 2022 tarihli bir raporda silah endüstrisi ile işbirliği yaparak “çığır açan bir dizi önemli yeni teknoloji” geliştirdiğini duyurmuştu.
İsrail ordusu Gazze’deki savaşta da yeni yüksek teknoloji silahlar kullanıyor.
Yapay zekanın da hedef belirleme gibi alanlarda önemli bir rol oynadığı belirtiliyor.
İsrail ordusu Gazze’de uluslararası hukuka göre hareket ettiğini ve sivil kayıpları en aza indirmek için önlemler aldığını iddia ediyor.
Ancak Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre Gazze’de öldürülen Filistinlilerin sayısı 23 bini aştı.
İsrail’in kullandığı bu yeni yüksek teknoloji silahları inceleyelim.
‘Barak’ tankları
Barak tankı, Merkava tankının “beşinci iterasyonu” olarak tanımlanıyor ve yapay zekayı çeşitli şekillerde kullanıyor.
Merkava tankının dünyadaki en gelişmiş tank savunma sistemi olduğuna inanılıyor.
Barak’ın en önemli özelliği kapakları kapalıyken bile etrafın görülebilmesi. Tank, “güvenilir sensörlerden oluşan geniş bir altyapı” ile dışarıda ne olduğuna dair artırılmış gerçeklik (augmented reality) görüntüsü oluşturuluyor.
Beş yıllık geliştirme sürecinin ardından yeni tanklar Eylül 2023’ün başında 401. Zırhlı Tugay’ın 52. Taburu’na teslim edilmişti.
Barak modeli ayrıca tankın etrafında 360 derecelik bir “koruyucu kalkan” oluşturan “Trophy aktif koruma sistemi” ile çalışıyor.
Bu sistem, tanka yönelik herhangi bir tehdidi anında tespit ediyor ve ateş ederek yaklaşan füzeyi etkisiz hale getiriyor.
‘Spark’ İHA’sı
Spark, İsrail Hava Kuvvetleri’nin istihbarat toplama ve muharebe destek insansız hava araçları (İHA) filosu olan Storm Clouds programının bir parçası olarak geliştirildi.
Spark, Rafael Gelişmiş Savunma Sistemleri ve Havacılık Grubu tarafından üretildi.
İsrail ordusu yeni İHA hakkında henüz çok fazla bilgi paylaşmadı.
Ordu, Spark’ın “Operasyon birliklerinin alınacak verilere göre saldırgan ve etkili bir şekilde hareket etme kabiliyetini önemli ölçüde artıracağını” söylüyor, ancak bunun nasıl yapılacağını belirtmiyor.
Spike FireFly Dolanan Mühimmatı
Spike Firefly, sadece 3 kilogram ağırlığında kamikaze insansız hava araçlarının bir modeli ve savaş başlığı ile birlikte geliyor.
Üreticisi olan Rafael Gelişmiş Savunma Sistemleri ve Havacılık Grubu’na göre bu model görüş hattının ötesinde kullanılıyor. Yani Spike Firefly, karadaki askerlerin göremeyeceği düşman mevzileri üzerinde uçabiliyor.
Küçük taşınabilir bir kutudan çıkarılan İHA, bir alan üzerinde 30 dakikaya kadar havada kalarak gezinebiliyor ve birliklere 1,5 kilometre öteye kadar uzaklıktan bilgi sağlayabiliyor.
Tabletle kontrol edilen Spike Firefly, bilgi toplayıp hedef tanımladıktan sonra üsse geri dönebiliyor ya da 350 gramlık çok yönlü parçalanma savaş başlığı ile donatılmışsa hedefe çarpabiliyor.
Iron Sting
Iron Sting, savunma şirketi Elbit Systems tarafından geliştirilen “hassas, lazer ve GPS güdümlü havan topu mühimmatı”.
İsrail ordusuna göre ilk kez Ekim 2023’te Gazze’de kullanıldı.
Üreticisi tarafından tanımlandığı gibi, Iron Sting “tüm savaş alanı senaryolarında” çalışabilen 120 milimetrelik hassas güdümlü bir havan mühimmatı. Havan tüpüne bağlı olarak 1-12 kilometrelik menzile sahip.
Elbit’e göre savaş başlığı, patlama ve parçalama etkisiyle Iron Sting çift katlı betonu delme kapasitesine sahip.
Savaşta yapay zekanın rolü ne?
Yapay zekanın silahlarda kullanılmasının, silahların hedefleri vurmada daha hassas olmasını sağlayacağı ve dolayısıyla istenmeyen hasarı ve sivil ölümlerini sınırlandıracağı iddia ediliyor.
Ancak Birleşmiş Milletler (BM) ile Uluslararası Kızıl Haç Komitesi (ICRC), silahlı çatışmalarda yapay zeka ve makine öğreniminin kullanımına ilişkin endişelerini dile getiriyor.
ICRC, geçen yılın başında yayımladığı bir raporda, “Savaştaki yasal yükümlülükler ve etik sorumluluklar makinelere ve yazılımlara devredilmemeli” ifadesini kullanmıştı.
ICRC, İsrail’in yapay zeka kullanımı hakkında yorum yapmayı reddetti.
Kurumlar otonom çalışan silah sistemlerinden endişeleniyor. Bunlar bir kez aktive edildikten sonra tetik mekanizmalarına dayalı olarak bağımsız şekilde çalışan sistemler. Bunlar arasında füze savunma sistemleri ve bazı dolanan mühimmatlar yer alıyor.
İsrail 2023’te istihbarat toplama ve hedef oluşturma için yapay zeka kullandı.
Yapay zeka İsrail ordusu tarafından 2021’de Gazze’deki 11 günlük savaşta da kullanılmıştı.
Haziran 2023’te İsrail haber sitesi Ynet News’e verdiği bir röportajda İsrail ordusunun eski genelkurmay başkanı Aviv Kochavi, Hedefleme Müdürlüğü biriminin “yapay zeka kabiliyetiyle güçlendirilmiş yüzlerce subay ve askerden oluştuğunu” söylemişti.
Kochavi, “Bu birim büyük miktarda veriyi herhangi bir insandan daha hızlı ve daha etkili bir şekilde işleyen ve veriyi eyleme geçirilebilir hedeflere dönüştüren bir makine” diye konuşmuş ve şöyle devam etmişti:
“Geçmişte Gazze’de yılda 50 hedef oluşturuyorduk. Bu makine tek bir günde 100 hedef oluşturdu ve bunların yüzde 50’sine saldırıldı.”
Kochavi burada 2021’deki “Duvarların Koruyucusu” adlı operasyona atıfta bulunuyor.
‘Hedef fabrikası’
The Gospel, İsrail’in Hedefleme Müdürlüğü tarafından işletilen yeni yapay zeka ile geliştirilmiş hedef üretme platformu.
2 Kasım 2023’te İsrail ordusunun internet sitesinde yayımlanan bir makalede bu sistem “24 saat çalışan bir hedef fabrikası” diye niteleniyor.
Orduya göre sistem, “Hedefleri hızlı bir şekilde oluşturmak için otomatik araçların kullanılmasını sağlıyor. Yapay zeka yardımı ve güncel istihbaratın hızlı ve otomatik bir şekilde çıkarılması yoluyla araştırmacı için öneri üretiyor. Buradaki amaç, makinenin önerisi ile bir kişi tarafından gerçekleştirilen tanımlama arasında tam bir eşleşme olması.”
Sistem, Gazze Şeridi’nde çalışan İsrail istihbaratının farklı kolları tarafından toplanan büyük miktarda veriyi işleyerek saldırılacak hedefleri oluşturuyor. İsrail ordusuna göre saldırı düzenleme kararı subayların elinde olmaya devam ediyor.
Savaşın 27. gününde İsrail ordusu Gazze Şeridi’nde 12 binden fazla hedef olduğunu söylemişti.
Kudüs merkezli araştırmacı gazeteci Yuval Abraham, Gazze’deki savaşta yapay zeka kullanımını araştırıyor.
Abraham’ın bir grup Filistinli ve İsrailli gazeteci tarafından yönetilen bağımsız, çevrimiçi, kar amacı gütmeyen +972 dergisi ve Local Call haber sitesi için yazdığı “Kitlesel suikast fabrikası” başlıklı haberi, İsrail operasyonlarında görev almış askeri istihbarat ve hava kuvvetleri personeli ve dahil olmak üzere İsrail istihbarat camiasının mevcut ve eski 7 üyesiyle yapılan görüşmelere dayanıyor.
BBC’ye konuşan Abraham, The Gospel sisteminin İsrail ordusunun öldürüldüğünü tahmin ettiği sivillerin sayısının yanı sıra Hamas üyelerinin evleri ve aile evlerinin bilgisini oluşturduğunu söyledi.
Abraham, ismini açıklamadığı bir kaynağından alıntı yaparak, “Gazze’de siviller öldüğünde çoğu zaman bu hesaplanıyor ve kasten yapılıyor” diyor.
Abraham bu kaynağın aynı zamanda 16 yaşından küçük Hamas üyesi hedefleri oluşturulduğunu ve bir Hamas üyesini hedef alırken Filistinli sivillere zarar verme konusundaki kriterlerin “önemli ölçüde gevşetildiğini” söylediğini aktarıyor.
Bu iddialar karşısında İsrail ordusu BBC’ye şu açıklamayı yaptı:
“Hamas’ın barbarca saldırılarına karşılık olarak İsrail ordusu Hamas’ın askeri ve idari kabiliyetlerini ortadan kaldırmak için faaliyet gösteriyor. Hamas’ın İsrailli erkek, kadın ve çocuklara yönelik kasıtlı saldırılarının tam aksine İsrail ordusu uluslararası hukuka uymak ve sivillerin zarar görmemesini engellemek için gerekli önlemleri alıyor.”
‘Yüksek hassasiyetli’ sistemler çağında, neden çok sayıda sivil kayıp var?
Yuval Abraham’a göre, şu anda İsrail ordusunda görev yapan üç kaynağı, üst düzey bir Hamas üyesini hedef alan her saldırıda yüzlerce Filistinli sivilin öldürüldüğünü söyledi.
Abraham kaynağının kendisine, “(daha önce) bir Hamas üst düzey üyesi için onlarca kişinin öldürülebildiğini, şimdi ise öldürülmesine izin verilen sivil sayısının geçmişe göre 10 ila 20 kat daha fazla olduğunu” söylediğini belirtiyor.
BBC’ye konuşan Abraham, kaynaklarının Gazze’ye yönelik mevcut askeri operasyonu yöneten subayların “sivilleri vurmamak için saldırıları kısıtlayabilecek önceki tüm protokolleri terk ettiklerini” iddia ettiğini söyledi.
Abraham, İsrailli bir askeri istihbarat yetkilisinin şu sözlerini aktardı:
“Tamamen orantısız saldırılar gerçekleştiriyorlar çünkü hedeflerin niteliğine değil niceliğine odaklanıyorlar.”
O dönemde İsrail ordusu sözcüsü, Abraham’ın +972’nin ve Local Call için hazırladığı haberdeki belirli saldırılarla ilgili sorularına yanıt vermedi, ancak daha genel olarak şunları söyledi:
“İsrail ordusu saldırılardan önce çeşitli şekillerde uyarılarda bulundu ve şartlar elverdiğinde hedeflerin yakınında ya da içinde bulunan kişilere telefon yoluyla bireysel uyarılar da yaptı (savaş sırasında 25 binden fazla canlı görüşmenin yanı sıra milyonlarca kayıtlı görüşme, kısa mesaj ve halkı uyarmak amacıyla havadan atılan broşürler de oldu).
“Genel olarak İsrail ordusu Gazze vatandaşlarını canlı kalkan olarak kullanan bir terör örgütüyle mücadele etmenin zorluğuna rağmen, saldırıların bir parçası olarak sivillere verilen zararı mümkün olduğunca azaltmaya çalışıyor.”
BBC bu iddialar hakkında yorum yapması için İsrail ordusuna Gazze’deki sivilleri korumak için ne yaptığını ve öldürülenlerin sayısı bağlamında yeterli olup olmadığını sordu.
Ordu yetkilileri soruları yanıtlamadı ancak “uluslararası hukuka uygun şekilde hareket ettiklerini ve sivil kayıplarını azaltmak için uygulanabilir önlemleri aldıklarını” belirtti.
İsrail, Hamas’ın tünellerini ve üslerini Gazze şeridindeki sivil altyapıya yerleştirerek sivilleri canlı kalkan olarak kullandığını öne sürüyor.
Eski İngiliz askeri istihbarat yetkilisi Philip Ingram BBC’ye yaptığı açıklamada İsrail ordusu için, “Hamas sivil altyapının içine ya da yakınına askeri bir üssünü yerleştirirse, bu onu meşru bir askeri hedef haline getirdiğini ve oraya saldırmanın amacı o askeri hedefi yok etmekse, o zaman meşru bir hedef haline geldiğini” söyledi.
Ingram, “İsrail kuvvetlerinin sorumluluğu sivil kayıpları en aza indirmek için ellerinden gelen her şeyi yapmak, ancak bu sivil kayıpların olmaması anlamına gelmez. Bunun orantılı olup olmadığı İsrailli komutanlar tarafından verilen siyasi ve askeri bir karar” dedi.
‘Akıllı’ ve ‘Aptal’ bombalar
Bu savaşta yeni “akıllı” ve yüksek hassasiyetli silahların ve hedef tanımlama sistemlerinin kullanılması, eski “aptal” silahların tam olarak yerini almıyor.
ABD Ulusal İstihbarat Direktörlüğü tarafından Aralık 2023’te yayımlanan ve Amerikan haber sitesi CNN’e sızdırılan bir değerlendirmenin bazı bölümlerine göre, İsrail’in Gazze’ye attığı 29 bin adet havadan karaya mühimmatın yaklaşık yüzde 40-45’i “aptal bombalar” olarak da bilinen güdümsüz bombalardı.
BBC’ye daha önce yaptığı açıklamada güdümsüz bombaların mağdurları ve tanıklarıyla görüşen Pentagon’un eski kıdemli istihbarat analisti ve eski BM savaş suçları araştırmacısı Marc Garlasco, “hedeflerini 30 metreye kadar ıskalayabildiklerini, bunun da Hamas karargahı ile sivillerle dolu bir apartmanı vurmak arasındaki fark olduğunu” söylemişti.
İsrail ordusu, “Beklenmedik bir sivil varlığı gördüğümüzde saldırıları iptal ediyoruz. Her hedef için doğru mühimmatı seçiyoruz, böylece gereksiz hasara neden olmuyoruz” iddiasında bulunuyor.
İsrail ordusu ‘yanlış silahların kullanıldığını’ söyledi
Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre 24 Aralık’ta İsrail’in Gazze’nin merkezindeki Maghazi mülteci kampına düzenlediği hava saldırısında en az 86 kişi hayatını kaybetti.
Saldırıda yanlış silah kullandığını kabul eden İsrail ordusu, BBC’ye yaptığı açıklamada, “hasardan üzüntü duyduğunu” söyledi.
İsrail kamu yayıncısı Kan News’a konuşan İsrailli bir askeri yetkili, “Mühimmatın türü saldırının niteliğiyle uyuşmuyordu, bu da önlenebilecek büyük bir ikincil hasara neden oldu” dedi.
Ordu, savaş uçaklarının Hamas üyelerinin bulunduğu bir bölgeye yakın iki hedefi vurduğunu ancak saldırı sırasında başka binaların da vurulduğunu söyledi.